I’m Design 2019
STARWOOD TASARIMA VE TASARIMCIYA DESTEĞİNE DEVAM EDİYORÜNLÜ TASARIMCILAR İNEGÖL’DE BULUŞTU
Starwood Orman Ürünleri AŞ’nin ana sponsoru olduğu, İnegöl Mobilya Sanayicileri Derneği (İMOS) tarafından bu yıl beşincisi düzenlenen ve I’m Design tasarım etkinliği yerli ve yabancı tasarımcıları, mobilya sektörünün temsilcilerini ve tasarım öğrencilerini bir kez daha buluşturan söyleşiler bölümüyle sona erdi.
26 Şubat-2 Mart 2019 tarihlerinde organize edilen I’m Design, atölye çalışmaları ile başladı. 16 üniversitenin endüstriyel tasarım ve endüstri ürünleri tasarımı bölümlerinden 51 öğrencinin katıldığı atölye çalışmalarını bu yıl Zoom Studio’nun kurucularından tasarımcı Atilla Kuzu, ekibi ve Eyüp Atalay yönetti. Öğrenciler atölyeler boyunca parçadan bütüne giderek, farklı işlevlerde ürünler tasarladılar.
“Tasarım Her Dili Konuşur” ana temasıyla düzenlenen I’m Design 2 Mart tarihinde İnegöl’de gerçekleşen söyleşilerin olduğu bölüm ile sona erdi.
Futurist Emre Sayer “Geleceğe Hazır mıyız?”, Schattdecor Grubu Tasarım, Pazarlama, Kurumsal İletişim Yöneticisi Claudia Küchen “Tasarım ve Pazarlama”, Eyüp Atalay ve Vera DG, “Yerel Dinamiklerle Uluslararası Tasarım”, Marco Servalli ve Massimilliano Moschini “Tasarımla Kazananlar” ve Sinem Değerli, Ece Yalım ve Sirini Sirinivasan da “Tasarımla Uluslararasılaşma” başlıklı sunumlarıyla katıldılar.
Açılışta konuşan İnegöl Mobilya Sanayicileri Derneği (İMOS) Yönetim Kurulu Başkanı Okan Güler, “5’incisini düzenlediğimiz I’m Design, her geçen sene daha da büyüyerek devam ediyor. Bu yıl da ulusal ve uluslararası çapta adını duyurmuş tasarımcıları sektör temsilcilerimizle buluşturarak İnegöl mobilyasına değer katmayı hedefledik. Bunun yanı sıra Türkiye’nin dört bir yanındaki üniversitelerden öğrencilerimizi de buraya getirerek, hem en iyi tasarımcılardan eğitim alma, hem de üretim süreçlerini yerinde inceleme fırsatı verdik dedi.
26 Şubat-2 Mart 2019 tarihlerinde organize edilen I’m Design, atölye çalışmaları ile başladı. 16 üniversitenin endüstriyel tasarım ve endüstri ürünleri tasarımı bölümlerinden 51 öğrencinin katıldığı atölye çalışmalarını bu yıl Zoom Studio’nun kurucularından tasarımcı Atilla Kuzu, ekibi ve Eyüp Atalay yönetti. Öğrenciler atölyeler boyunca parçadan bütüne giderek, farklı işlevlerde ürünler tasarladılar.
“Tasarım Her Dili Konuşur” ana temasıyla düzenlenen I’m Design 2 Mart tarihinde İnegöl’de gerçekleşen söyleşilerin olduğu bölüm ile sona erdi.
Futurist Emre Sayer “Geleceğe Hazır mıyız?”, Schattdecor Grubu Tasarım, Pazarlama, Kurumsal İletişim Yöneticisi Claudia Küchen “Tasarım ve Pazarlama”, Eyüp Atalay ve Vera DG, “Yerel Dinamiklerle Uluslararası Tasarım”, Marco Servalli ve Massimilliano Moschini “Tasarımla Kazananlar” ve Sinem Değerli, Ece Yalım ve Sirini Sirinivasan da “Tasarımla Uluslararasılaşma” başlıklı sunumlarıyla katıldılar.
Açılışta konuşan İnegöl Mobilya Sanayicileri Derneği (İMOS) Yönetim Kurulu Başkanı Okan Güler, “5’incisini düzenlediğimiz I’m Design, her geçen sene daha da büyüyerek devam ediyor. Bu yıl da ulusal ve uluslararası çapta adını duyurmuş tasarımcıları sektör temsilcilerimizle buluşturarak İnegöl mobilyasına değer katmayı hedefledik. Bunun yanı sıra Türkiye’nin dört bir yanındaki üniversitelerden öğrencilerimizi de buraya getirerek, hem en iyi tasarımcılardan eğitim alma, hem de üretim süreçlerini yerinde inceleme fırsatı verdik dedi.
51 öğrenciye sertifika
Etkinlik sonunda, katılan öğrencilere, konuşmacılara ve sponsorlara plaketleri verildi. I’m Design gelecek yıl tüm katılımcıların, tasarım yolculuğunda İnegöl durağında bir kez daha buluşma dilekleri ile noktalandı.
Etkinlik sonunda, katılan öğrencilere, konuşmacılara ve sponsorlara plaketleri verildi. I’m Design gelecek yıl tüm katılımcıların, tasarım yolculuğunda İnegöl durağında bir kez daha buluşma dilekleri ile noktalandı.
I’m Design etkinliğinin 5 yıldır ana sponsorluğunu üstlenen Starwood firmasından Dekor Yöneticisi Volkan Yıldız da misyonlarının Türk markası ve kalitesi ile sektörümüzü bir dünya markası haline getirecek bu yolda tasarım kültürünün artmasını sağlamak olduğunu belirtti.
İnegöl’deki mobilya sektörü temsilcilerinin yanı sıra ülkemizdeki üniversitelerin endüstriyel tasarım ve endüstri ürünleri tasarımı bölümlerinden ve mobilyacılık konusunda eğitim gören meslek liselerinden 400’ün üzerinde öğrencinin dinleyici olarak katıldığı I’m Design’ın söyleşiler bölümünde ilk olarak konuşan futurist Emre Sayer, “Gelecek yaklaşıyor ve bundan kaçınmamız imkânsız. Kendimizi buna en iyi şekilde hazırlamamız gerekiyor. Remote intelligence sistemleriyle insanlar artık uzaktan, işe gitmeden, dünyadaki herhangi bir işte çalışabilecek duruma gelecek. Robot teknolojisi artık hayatımızın her alanına girmeye başladı. Şu an bile fiziksel işlerin çoğunda robotlar kullanılmaya başlandı. Gelecekte, yapay zekanın da gelişmesiyle, üretim süreçlerinde robotların kullanımı daha da artacaktır” diye konuştu.
“Geleceğe hazır mıyız?” başlıklı oturumunda konuşan Schattdecor Grubu Tasarım, Pazarlama ve Kurumsal İletişim Yöneticisi Claudia Küchen de, “Yaşam şartları değiştikçe, tasarımların dizaynı da değişiyor. Şu anda dünyadaki trendler, mikro yaşam denilen minimalist, modern ve verimli ev kullanımı. Dijitalleşmeyle artan organize ve işlevsel eşyalara sahip olma isteği. Bunun yanı sıra topluluk yaşamının değişmesiyle, yani şehirlerde arkadaşlarla birlikte yaşama gibi, bu insanların istekleri de yeni baştan şekilleniyor. Ayrıca, artık yaşsızlık diye bir kavram var. Yaşlı insanlarda teknolojiyle, son trendlerle iç içe oluyor ve onların istekleri de farklı oluyor. Bu hareketlilikler ve farklılıklar insanların yaşadıkları, çalıştıkları yerleri ve bunun beraberinde mimariyi de değiştiriyor ” dedi.
İnegöl’deki mobilya sektörü temsilcilerinin yanı sıra ülkemizdeki üniversitelerin endüstriyel tasarım ve endüstri ürünleri tasarımı bölümlerinden ve mobilyacılık konusunda eğitim gören meslek liselerinden 400’ün üzerinde öğrencinin dinleyici olarak katıldığı I’m Design’ın söyleşiler bölümünde ilk olarak konuşan futurist Emre Sayer, “Gelecek yaklaşıyor ve bundan kaçınmamız imkânsız. Kendimizi buna en iyi şekilde hazırlamamız gerekiyor. Remote intelligence sistemleriyle insanlar artık uzaktan, işe gitmeden, dünyadaki herhangi bir işte çalışabilecek duruma gelecek. Robot teknolojisi artık hayatımızın her alanına girmeye başladı. Şu an bile fiziksel işlerin çoğunda robotlar kullanılmaya başlandı. Gelecekte, yapay zekanın da gelişmesiyle, üretim süreçlerinde robotların kullanımı daha da artacaktır” diye konuştu.
“Geleceğe hazır mıyız?” başlıklı oturumunda konuşan Schattdecor Grubu Tasarım, Pazarlama ve Kurumsal İletişim Yöneticisi Claudia Küchen de, “Yaşam şartları değiştikçe, tasarımların dizaynı da değişiyor. Şu anda dünyadaki trendler, mikro yaşam denilen minimalist, modern ve verimli ev kullanımı. Dijitalleşmeyle artan organize ve işlevsel eşyalara sahip olma isteği. Bunun yanı sıra topluluk yaşamının değişmesiyle, yani şehirlerde arkadaşlarla birlikte yaşama gibi, bu insanların istekleri de yeni baştan şekilleniyor. Ayrıca, artık yaşsızlık diye bir kavram var. Yaşlı insanlarda teknolojiyle, son trendlerle iç içe oluyor ve onların istekleri de farklı oluyor. Bu hareketlilikler ve farklılıklar insanların yaşadıkları, çalıştıkları yerleri ve bunun beraberinde mimariyi de değiştiriyor ” dedi.
“Tasarımla Kazananlar”
Programın “Yerel Dinamiklerle Uluslararası Tasarım” başlıklı bölümünde konuşan Eyüp Atalay da markalaşmanın önemine dikkat çekti. Atalay, “Uluslararası olmak için markalaşmak, bunun için de farklılaşmak şart. Fakat farklılaşma kendi kültürümüzün içinden olmalı. Türkiye çok önemli değerlere sahip ve biz bunları tasarımlarımızda kullanarak farklılık yaratabiliriz. Böylece kendi kültürümüzü dünyaya tanıtabiliriz” diye konuştu.
Sonrasında konuşan Vera DG’de kaligrafi ve tasarımcılık üzerine yaptığı konuşmada şunları söyledi; “Kaligrafi Antik Mısır’dan beri çok önemli bir sanat dalı. Hat sanatının İslam kültüründe de ayrı bir yeri var. Bu sanatları tasarımla buluşturup, daha çok insana ulaştırmak en büyük arzum. İnanıyorum ki, sanat dünyayı değiştirebilir.”
“Tasarımla Kazananlar” başlıklı sunumunda konuşan Marco Servalli firma olarak gerçekleştirdikleri restorasyon çalışmalarından bahsederek, tarihi dokuya uygun ve modern mimariyi buluşturmayı örnekler üzerinden anlattı.
Aynı oturumda konuşan Massimilliano Moschini de İnegöllü mobilyacılara tavsiyelerde bulunarak, “Şirket sahibinin yönetimde söz sahibi olmasını, şirketin kültürü ve DNA’sı için oldukça önemli buluyorum. Fakat kriz zamanlarında, doğru kararları alabilecek, tasarımcıyla aynı dili konuşacak profesyonel yöneticilerin olması da gerekiyor. Artık müşterilerin istekleri ve alım şekilleri değişti. Firma yöneticilerinin açık fikirli olması, hangi pazarlarda yer alacağına iyi bir şekilde karar vermesi ve hangi satış kanallarını kullanacağına karar vermesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Programın “Yerel Dinamiklerle Uluslararası Tasarım” başlıklı bölümünde konuşan Eyüp Atalay da markalaşmanın önemine dikkat çekti. Atalay, “Uluslararası olmak için markalaşmak, bunun için de farklılaşmak şart. Fakat farklılaşma kendi kültürümüzün içinden olmalı. Türkiye çok önemli değerlere sahip ve biz bunları tasarımlarımızda kullanarak farklılık yaratabiliriz. Böylece kendi kültürümüzü dünyaya tanıtabiliriz” diye konuştu.
Sonrasında konuşan Vera DG’de kaligrafi ve tasarımcılık üzerine yaptığı konuşmada şunları söyledi; “Kaligrafi Antik Mısır’dan beri çok önemli bir sanat dalı. Hat sanatının İslam kültüründe de ayrı bir yeri var. Bu sanatları tasarımla buluşturup, daha çok insana ulaştırmak en büyük arzum. İnanıyorum ki, sanat dünyayı değiştirebilir.”
“Tasarımla Kazananlar” başlıklı sunumunda konuşan Marco Servalli firma olarak gerçekleştirdikleri restorasyon çalışmalarından bahsederek, tarihi dokuya uygun ve modern mimariyi buluşturmayı örnekler üzerinden anlattı.
Aynı oturumda konuşan Massimilliano Moschini de İnegöllü mobilyacılara tavsiyelerde bulunarak, “Şirket sahibinin yönetimde söz sahibi olmasını, şirketin kültürü ve DNA’sı için oldukça önemli buluyorum. Fakat kriz zamanlarında, doğru kararları alabilecek, tasarımcıyla aynı dili konuşacak profesyonel yöneticilerin olması da gerekiyor. Artık müşterilerin istekleri ve alım şekilleri değişti. Firma yöneticilerinin açık fikirli olması, hangi pazarlarda yer alacağına iyi bir şekilde karar vermesi ve hangi satış kanallarını kullanacağına karar vermesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“Tasarımla Uluslarasılaşma”
“Tasarımla Uluslararasılaşma” başlıklı sunumunda konuşan Schattdecor Türkiye Dizayn Şefi Sinem Değerli de, “İyi tasarım gökten düşmez, bunun arkasında yaratıcı insanlar var. 16 ülkede üretim faaliyetleri gösteren bir firmanın çalışanı olarak, her zaman diğer ülkedeki çalışan tasarımcılarla iletişim içerisindeyiz, birlik içerisinde aynı konsept için çalışıyoruz” dedi.
Uluslararası tasarımlar yaratma yolunda mobilyacılara tavsiyelerde bulunan Ece Yalım da, “Vizyoner bakış açısıyla yeni bir tasarıma başladığınız da, klişelerin önüne geçir, birçok düğümü çözmeniz lazım. İnsanlığı daha iyiye götüren, onları mutlu eden tasarımları gerçekleştirmek bizlere önemli bir içsel motivasyon sağlıyor. Tasarımcı, odağına insanı koyup, problemleri ve ihtiyaçları doğru belirlerse yaratıcılık alanı çok geniş oluyor. Biz de tasarımlarımızı buna göre yapıyoruz. Fakat projenizde sizle beraber yola çıkan yatırımcıların da o projeye inanması çok önemli” diye konuştu.
Programın son konuşmacısı olan Dünya Tasarımcılar Derneği Gelecek Dönem Başkanı Sirini Sirinivasan da, “Türk tasarımcılar artık dünyada bilinen ve çalışmaları takdirle karşılanan tasarımcılar. Bunu daha iyi bir konuma getirmek için inovasyona, yaratıcı fikirlere sahip çıkmalısınız” dedi.